Arka kapak yazısı:
Her şeye yeniden başlamak çok berbat.
Annemle birlikte Batı Virginia'ya taşındığımızda, kendimi sıkıcı işlere adamıştım, ta ki tüyler ürpertici yeşil gözleri ve kaslı vücuduyla yan komşumuz karşımda dikilene kadar. Ama işler tahmin ettiğiniz gibi gitmedi.
O, ağzını açtı.
Deamon hem kabaydı hem de kendini beğenmiş bir pislikti. Birbirimizden hoşlanmamıştık. Tam hikaye burada bitiyordu ki bir kazaya uğradım ve Deamon zamanı dondurarak beni kurtardı.
Yakışıklı uzaylı komşum üzerimde bir iz bırakmıştı.
Yanlış okumadınız. O, bir uzaylı. Deamon ve kız kardeşinin yeteneklerini çalmak isteyen düşmanları vardı ve Daemon'ın bıraktığı iz bütün düşmanları başıma toplamıştı.
Bu korkunç durumdan canlı kurtulmak içinse tek yapmam gereken üzerimdeki uzaylı izi etkisini yitirene kadar Daemon'ın yanından ayrılmamaktı.
***
"Obsidiyen'e bayıldım. Romanı bir gecede bitirmeye, kendinizi Daemon'a kaptırmaya ve serinin ikinci kitabı için sabırsızca beklemeye hazır olun."
Deborah Cooke, The Dragon Diaries
"Daemon ve KAty, ateşle barut gibi. Her bölüm nefesinizi kesecek ve dahası için yalvaracaksınız."
Jus Accardo, Touch
"Armentrout'un yeni serisinin ilk kitabı başından sonuna hiç azalmayan bir heyecanla akıp gidiyor."
RT Book Reviews
Hikâyenin başlagıcı:
Abell'in ötesinde, dünyadan milyar ışık yılı uzaklıktaki bir galakside Lux adında bir gezegen varmış. Bu gezegende yaşayan canlıların adı: Luxen'miş. Işıktan yaratılmış olan bu canlılar etraflarına güçlü bir ışık yayıyor, zamanı büküp ışığa hükmedebiliyorlarmış...
Ancak onların ışığını karanlığın çocukları kıskanmış ve çok büyük bir savaş patlamış. Öyle acılı ve sancılı bir savaşmış ki hem ışığın çocuklarının hem de karanlığın çocuklarının gezegenleri yok olmuş...
Luxen'ler varlıklarını sürdürebilmek için zamanda yolculuk yaparak yeni gezegenler bulmuşlar.. O gezegenlerin içinde birinin adı varmış: Dünya
Kitap özeti:
Siz hem seksi hem de uzaylı hem de ukala ve tam manasıyla öküz olan birini tanıyor musunuz?
O artık tanıyordu.
Floridalı Katy kuş uçmaz ve kervan geçmez Batı Virginia'ya annesiyle beraber taşınmak zorunda kalırlar. Katy babasının anılarıyla dolu olan şehirden ayrılmak istemezken, annesi yeni bir başlangıcın iyi olduğunu düşünür ve ardından kızını da sürükler.
Katy buraya uyum sağlamakta zorlanır. Tüm hayatı Florida'da geçmişken 'dini bütün' Virginia'ya alışmak zor olacaktır. Annesi yeni insanlarla tanışması için ısrar eder ve o da en sonunda komşularının kapılarını yiyecek ve içecek alabilecek en yakın marketi sormak için çalacaktır.
O da ne? Geniş, kaslı, bronz renkli bir göğüsle karşı karşıya kalmak, Katy'nin hormonlarına hiç de iyi gelmeyecektir. Nihayet kuzeye doğru yönelmeye başlayınca çıkık elmacık kemikler, gözlerinin rengini saklayan gür ve siyah kirpikler... Ve onların ardında ise gerçek olamayacak kadar parlak yeşil gözler.
Karşısındaki erkek mükemmelliğin vücut bulmuş hali gibiydi. Ta ki dolgun dudaklarından cümleler konuşuncaya dek. İşte o andan itibaren Katy onun tam anlamıyla bir öküz olduğunu anlamıştır.
Ondan uzak kalmaya karar vermiştir. Ama hayatın onlar için belirlediği yazgıdan kaçmak mümkün olmayacaktır. Dostlar dost, düşmanlar düşman olarak kalmaya devam edecektir. Ufacık bir ışığın kendilerini felakete sürükleyeceklerini nereden bilebilirlerdi ki? Ya da bir sırrın ortağı olmanın Katy'e ne gibi bir zararı dokunabilirdi ki?
Katy her taraftan kuşatılmış duygular altında güçlü durmaya ve ezilmemeye çalışmaktadır; ama onun için ne gibi bedellere mal olmayacağını da bilemeyecektir. Daemon'un onun ölmesine izin vermesi gerekiyorken. sırlarının ortaya çıkmasına neden olacak olsa bile koruması bir şeylerin sonu ve başlangıcı olmaktan geri durmayacaktır.
Türler arası farklılık, birbirlerine görünmez iplerle bağlanmaya başlayan arkadaşlıklar, doğru olanı yapmak değil içindeki sese kulak vererek yanlış yapmak ve tohumları atılmış, filizlenmeye yüz tutmuş bir aşkın temellerini sağlam atmak...
Öğrendiği akıl almaz sırlarla baş etmeye çalışacaktır; ancak her şey üst üste gelirken bu çok da kolay olmayacaktır. Okul, arkadaşlar, sırlar, uzaylılar, gizemli takipler, ikizler, Dee ve Daemon..
Lux gezeni...
Luxen toplulukları...
Onda hepsi saklıydı.
Onda hepsi gizliydi.
Ama tüm ışıklar onda parlıyordu.
Kitap hakkındaki yorumum:
Baş karakterimiz Katy tam bir kitap aşığı ve kurdu. Öyle ki bu tutkusunu insanlarla paylaşmasını seviyor. Katy ile ortak bir özelliğimiz var: İkimiz de kitapları seviyoruz. Katy'de benim gibi blogger. Bu bizim tutkumuz, seviyor, paylaşıyor, mutlu oluyoruz.
Valla Katy'de peygamber sabrı var. Yani Daemon'un yaptığı o kadar öküzlük ve zorbalığa iyi dayandı. Ben olsam direkt dalardım! Ama bizim hanım hanımcık Katy kızımız yaptığı öküzlüklere son derece mantıklı, ağır başlı ve güçlü bir şekilde karşılık veriyor. Öküzlüklere Katy'nin katlanmaya ve aynı zamanda pabuç bırakmamaya çalışması komik iken aynı zamana tutkulu ve ihtiras doluydu... Tehlikeli... Onun gibi ufacık bir hareketiyle karşısındakini un ufak edebilecek birini kızdırmak çok da akıllı bir hareket değildi.
Hele Daemon'un ilk başta "... Onun gibi biriyle arkadaş olmana gerek yok," dedi ya yemin ederim o şiirsel dudaklarına patlatasım geldi. Uzaylı, güçlü, yakışıklı ya kendisini havalı zannediyor. Ama Katy onun havasını iyi söndürdü. Oh olsun ona!
Gerçekten Katy ona iyi sabır gösterdi. Aferin! Okurken karşımda güçlü bir karakter görmek ve ayaklarının yere sağlam basıyor olması bir kadın olarak beni gururlandırdı. Zaten bu kitaba devam etmemdeki en büyük etken, kadın karakterin güçlü olmasıydı. Eğer ki ezik, kendini yediren bir karakter karşıma çıksaydı, hiçbir güç beni o kitabı okumaya zorlayamazdı.
Bir yandan da Daemon'a üzülmüyor da değilim hani. Kolay değil koca bir ırkın yükünü omuzlarına almak, arkadaşlarını korumak, göz bebeği gibi baktığı kız kardeşinin tırnağına zarar gelmesin diye tüm zorluklara göğüs germek... Ve hiç beklemediği bir anda karşına çıkan insan kızla inandığı tüm değerlerin yerle bir olacağını hissetmek ve olduğunu görmek...
Bunlar tabi ki yabana atılacak konular değil. Ama ne yaparsa yapsın Katy'e karşı olan duygularını inkar etmiyor ve ondan beklenmeyen bir olgunlukla kabul ediyor. Yazar bizleri burada ters köşe ediyor ve hiç tahmin etmeyeceğimiz olaylar gelişiyor.
Bu öküzün ise çok tatlı mı tatlı, şeker mi şeker, cıvıl mı cıvıl bir kız kardeşi var. Dee kibarlığıyla, hayata bakış açısıyla; annesinin yeni sayfa açma hayallerine kurban gittiği için öfkesini yenmeye, Katy'nin yeni hayatına alışmasına yardımcı ve dayanak olacaktır. Dee ile birlikte hayatına adapte olamaya çalışırken, izlenildiği hissini göz ardı edemeyecek, her saniyesi arkasını kollaması gerektiğini öğrenecektir. Kahretsin ki Arumlar evrenin mafya babaları gibi bir şeydi. Katy onların radarına takılınca annesinden emdiği süt resmen burnundan geliyor.
Kitabı kesinlikle mutlaka okuyun derim. Her türlü yaş grubuna uyuyor. Kitaplarda kadın ve erkek karakterin sürekli yan yana olması hoşuma gider. Bir bölümde görünüp de sonra beş bölüm sonra ortaya çıkan bir karakterler yok. Ayrı oldukları zaman neredeyse yok denecek kadar az. Ben böyle baş karakterleri bir arada görmeyi severim. Eğer sizler de benim gibi seviyorsanız, kaçırılmayacak fırsat derim. Okumadıysanız hemen okuyun ve onların ışık dolu dünyalarında kaybolun.
Kitabın son sayfalarında yazar bizleri tatmin edecek ve havalara uçuracak bir sürpriz yapıyor. Bunun ne olduğunu söylemeyeceğim. Okuduğunuz zaman bu sürprizin ne olduğunu yorumlarda paylaşmaktan geri durmazsanız da sevinirim.
Kitabın dili:
Kitap birinci tekil şahıs ile anlatılıyor. Hikâyeyi anlatan Katy'nin o ince detayları fark etmesi, olayları yormadan aktarması takip etmiş. Öyle çok betimlemeli ve ağdalı bir anlatımı yok. Sade, yalın; ama etkileyici anlatımıyla kitaba aşık olmaktan geri duramayacaksınız. Dolu kafayla bile okuyabileceğiniz, keyfinizi yerine getirecek bir fantastik seri...
Kitap hakkında yorumlarım, söyleyeceklerim bu kadar. Bir sonraki kitap yorumlarında görüşmek üzere kitap dolu günler!
Yazarın hayatı ile ilgili yapılan yorumlara buradan ulaşabilirsiniz...

DönüştürDönüştür İfade Kullanİfade Kullan